bukulatıv
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
bukulatıv
tozutma, toz kaldırma, işkembeden atma. Bukulatmak 1.Toz çıkarmak, tozutmak, tozdan aldırmak. Üynü bukulatma: evi tozutma, atlıla colnu bukulatıp keledile: atlılar yolu tozutup geliyorlar. 2. Yalan söylemek, işkembeden atmak, tozutmak. Ol bukulatırğa bir da öçdü: o yalan söylemeyi çok alışık.
Last searches:
- gyş,
- süygünçüktüü,
- bədbinlik.,
- milliy,
- ütopya,
- Pelek,
- kəlbətin,
- cayık,
- kakmacı,
- ate,
- Kestane,
- gılla,
- pathway,
- metraj,
- undirmoq,
- örtüncəkli,
- qanunqayda,
- ödrüş,
- impartiality,
- ma'lum,
- dikeç,
- bukulatıv