Tartma
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
tartma
1. Çekmece
Kyrgyz—Turkish Dictionary
tartma
1. çekmece (mes. , masa, dolap ve s. gözü) ; 2. kendine çeken yahut kendisinden geçiren; kün tatrtma: güneş şualarını geçiren; kara nesre ötö ele kün tartma bolot: kara şeyler güneşi (güneşin şualarını) geçirmeye son derece müsaittirler; 3. kadın « sarığı » nı (eleçek’ i) üst taraftan tutturmaya yarıyan kumaş şeritleri (dir, ki bunlar birden dörde kadar olurlar) ; 4. ker tartma: dik kafalı.
Uyghur—Turkish Dictionary (Kurban, 2016)
tartma
I Kolan.
II Çekmece, kutu.
III ağ. El merdiveni.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
tartma
uçkur. Könçegiñi ~sın katı bayla: şalvarının uçkurunu sıkı bağla.