BEDER
Kyrgyz—Turkish Dictionary
beder
1. (enine yolları olan) benekli kuş yeleği (başlıca , aladoğanın kuyruğu hakkında) ; 2. nakış , kumaş nakışı ; bederi cok torkodon bek tokugan büz cakışı ats. : sık dokunmuş bez , nakışsız ipekliden yeğdir. ; 3. bir nesneye karışan yabancı madde ; sarı altında yabancı madde yoktur.
Sakha—English Dictionary (Straughn, 2006)
beder
n. lynx
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
beder
utanmaz, yırtık, hayasız, edepsiz, küstah, haya perdesi yırtılmış. ~ tişirıv: hayasız kadın, beti ~den uyat saklama (as.): yüzü yırtıktan edep bekleme.