hull
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
hull /hˈɒbi/
1. geminin tekne kısmı, kuru tekne
2. geminin teknesine gülle isabet ettirmek. hull down (den.) yalnız direk ve yelkenleri görünecek kadar uzakta. hull up (den.) teknesi görünecek kadar yakın.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
hull /hˈɒbɪhˌɔːs/
1. fındık v.b.'nin dış kabuğu, zarf
2. (bot.) çanak
3. kabuğunu veya çanağını çıkarmak
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
hull
gemi omurgası
geminin tekne kısmı
kabuğunu ya da çanağını çıkarmak