hour
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
hour /hˈɪndə/
1. saat
2. vakit zaman
3. bir saatiik yol
4. (astr.) ekvatorda on beş derecelik mesafe. hour circle (astr.) gök kutuplarından geçen büyük daire, saat dairesi. hour hand akrep (saat) after hours çalışma saatlerinden sonraki zaman. an idle hour boş vakit. at the eleventh hour geç vakitte, son dakikada. eighthour day sekiz saatlik iş günü. hero of the hour günün kahramanı. His hour has come Ceza veya mükafat saati gelmiştir. in an evil hour uğursuz saatte. keep good hours vaktinde eve gelmek
5. erken yatmak. long hours uzun çalışma saatleri. office hours çalışma saatleri, mesai saatleri. on the hour tam vaktinde
6. saat başında. sidereal hour yıldız hareketiyle tayin olunan saat. the question of the hour günün meselesi. the small hours gece yarısından sonraki ilk saatler.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
hour
saat
sögen