enough
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
enough /ˈɛmiə/
1. (ünlem) yeter miktar
2. kâfi, yetişir, elverir
3. kâfi derecede: (ünlem) Yeter! .enough and to spare yeter de artar bile. (I.) have had enough of him. Artık ondan bıktım Burama kadar geldi. oddly enough işin tuhaf tarafı şu ki. sure enough gerçekten. This is good enough for me Bu bana yeter. (I.) have had enough excuses Yeteri kadar mazeretlerine göz yumdum. Let well enough alone üzerine varma. Enough' enough Yeter artık1
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
enough
yeterli
yeter
bes
yeterince
yeteri kadar