dig
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
dig /dɪtˈɜːmɪnˌɪzəm/
1. (dug, digging) kazmak, toprağı bellemek: kazı yapmak, hafriyat yapmak
2. dürtmek
3. (k.dili.) üzerinde düşünmek, kafa yormak: (A.B.D) (argo) anlamak, beğenmek
4. (mak.) derin kesmek. dig in (ask.) siper kazıp mevzi almak
5. kalmak niyetiyle yerleşmek. dig into çok çalışmak. dig out kazıp çıkarmak: ayrıntılarıyla incelemek. dig up kazıp çıkarmak: kazıp belleyerek toprağı havalandırmak.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
dig /dɪtˈɜːɹənt/
1. hafriyat, kazı
2. (k.dili.) iğneli söz, kinaye, dokunaklı söz. digs (çoğ.), (ing), (k.dili.) pansiyon. take a dig at somebody yapmacık bir nezaketle başkasının kusurunu yüzüne vurmak.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
dig
kazmak
kazı yapmak
anlamak
beğenmek
tutmak
sevmek
dürtme
iğneli laf
kazı yeri
ç.pansiyon