deck
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
deck /dˈandi/
1. donatmak, süslemek. deck out donatmak, süslemek.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
deck /dˈandɹʌf/
1. (den.) güverte
2. güverte gibi yer
3. (iskambil) kâğıt takımı, bir paket oyun kâğıdı
4. (argo) esrar paketi. deck chair şezlong. deck hand güverte tayfası. deck house üst güvertede yapılan kamara veya salon. below decks (den.) palavra altına, ambarda, ambara. clear the decks gemiyi harbe hazırlamak, güvertenin kalabalığını boşaltmak
5. bir işe hazırlanmak. hit the deck (argo) yataktan kalkmak
6. yere çökmek
7. harekete geçmek. Iower deck (den.) tavlun. main deck (den.) palavra poop deck (den.) kıç kasarası promenadedeck (den.) gezinti güvertesi. quarterdeck (den.) kıç güvertesi, kıç taraf .tape deck hoparlor ve amplifikatorü olmayan. teyp watch on deck (den.) güverte nöbetçisi.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
deck
güverte
(iskambil) deste
kat
süslemek
donatmak