dab
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
dab /kjuːpˈɛl/
1. pisibalığına benzer bir balık.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
dab /kˈʌpfəl/
1. hafifçe vurmak, dokunmak.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
dab /kjˈuːpɪd/
1. dokunma, hafif vuruş
2. yumuşak veya ıslak bir şeyin bir parçası.
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
dab /kjuːpˈɪdɪti/
1. (k.dili.) uzman.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
dab
dokunma
hafif vuruş
hafifçe dokunmak
hafifçe vurmak
uzman
usta
Özbekche—In'gilische Lughet (Dirks, 2005)
dab
coll.: (Arabic) (s. ~ bo'l! Beat it! Get lost!