Value
In'gilische—Türkche Lughet (FreeDict, 2017)
value /ˌʌndəpˈeɪ/
1. kıymet, değer
2. itibar, önem, ehemmiyet
3. gerçek değer, hakiki kıymet
4. kesin anlam
5. (müz.) değer
6. resimde renk tonu, rengin açıklık veya koyuluğu
7. para eden şey, mal
8. değerini ölçmek
9. iabar etmek, muteber tutmak, saymak, takdir etmek
10. kadrini bilmek
11. paha biçmek, kıymet takdir etmek. approximate value yaklaşık değer. at value piyasa fiyatına göre değerlendirilmiş. insurable value sigorta değeri. market value piyasa fiyatı, piyasa rayici. nominal value itibari kıymet. value-add-ed-tax ek değer vergisi. value judgment önyargı
12. değerine göre kıymet verme. The value of the dollar has gone up this month Doların değeri bu ay yükseldi. This dress is a good value for its price Bu elbise fiyatına göre kalitelidir. valuer bilirkişi, değer biçen kimse. valueless kıymetsiz, değersiz, beş para etmez.
In'gilische—Türkche Lughet (Anonim)
value
değer
kıymet
para değeri
kıymet
değer
önem
itibar
ç.değer yargısı
değer biçmek
kıymet takdir etmek
önem vermek
değer vermek
kıymetini bilmek