Çoku

Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)

çoku

ı, 1. kafatepesi kemiği; tepe; dağ tepesi; eñ çokusunda : tam tepesinde; burç çokusu mat. : açının (zaviyenin) tepesi; kök çoku mec. : koca serçe : görmüş geçirmiş (harfiyen : gök tepe); çokum barda mal cokpu ? ats. : baş sağ olursa, ekmek bulunur (harfiyen : bende tepe bulundukça mal bulunmaz mı hiç ? ); 2. dağ sırtı.

Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)

çoku-

ıı, çöplenmek; gagalamak; karga karganın közün çokubayt ats. : karga karganın gözünü çıkarmaz.

Son arananlar:

• şlapa,
• kurtkumursxa,
• övrət,
• Boy,
• killi,
• oroqchilik,
• ilerici,
• mölcher,
• to'lgoq,
• carğak,
• tayız,
• söyüş,
• ýekelik,
• GEC,
• əzm,
• yeynek,
• Səfər,
• çalarlıq,
• nəzarətçilik,
• sünggütmek,
• Daşmaq,
• Çoku