wet
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
wet /vɛnˈeɪʃən/
1. (-ter, -test), (-ted, - ting), yaş, ıslak
2. yağmurlu
3. (kim.) .su veya başka sıvı ile yapılan
4. (k. dili) içki yasağı olmayan (yer)
5. kurumamış
6. ıslatmak
7. ıslanmak
8. işemek
9. yaşlık, nem, rutubet
10. su
11. yağmur
12. yağmurlu hava
13. (A.B.D.) içki yasağı aleyhtarı. all wet (argo) martaval
14. martavalcı. wet blanket (k. dili) neşeyi kaçıran şey
15. şevki kıran kimse. wetbulb thermometer üstü ıslak bulundurulan termometre. wet day yağmurlu gün. wet goods fıçı veya şişelerde bulunan sıvı maddeler
16. (k. dili) alkollü içkiler. wet nurse sütnine. wet rot nemle oluşan çürüme. wet suit ıslak dalış elbisesi. wet to the skin iliklerine kadar ıslanmış. wet'tish yaşça, ıslakça, nemli. wet'ness ıslaklık, rutubet.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
wet
ıslak
yaş
kurumamış boya
yağmur
yağmurlu
yağmurlu hava
ıslaklık
işemek
ıslatmak