kaykı
Uşak Ağzı Sözlüğü (Sunucu, 2001)
kaykı
Dik. Kendini beğenmiş.
Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)
kaykı
ı, 1. dağlar arasında çukur; 2. içeriye batık, bükük (el pençesi, burun hakkında); kanatı kaykı: kanatı sarkık kolu kaykık kişi: parmakları bir parça geriye doğru bükük olan kimse; kaykı; at: sırtı çukurlaşmış olan at.
Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)
kaykı-
ıı: köz kaykığan talaa: ucubucağı olmıyan sahra; köz kaykığan too: gayet büyük dağ, nazarla sarılmıyan dağ; cer kaykığan cıyın: hesapsız çok kimsenin iştirak etitği toplantı.