turklehceleri.org

half

İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)

half /ɡɹˈaɪp/

1. yarım (for less than one)
2. buçuk (for more than one)
3. yarı, yarı yarıya
4. kısmen
5. yarı. half binding arkasıyla köşeleri deri ve yanları kâgıt veya bez cilt. half blood melez, yarım kan. half brother üvey erkek karde, anne veya babası bir olan erkek kardeş. half crown iki buçuk şilin değerinde eski ingiliz gümüş parası. half gainer balıklama dalış. half hitch dülger bağı bir volta, sade ilmik. helf holiday yarım gün tatil, öğleden sonra tatil. half life (fiz.) radyoaktif bir maddenin yarısının kaybolması için gerekli olan müddet, yarılanma süresi. half measures yeterli olmayan tedbirler. half mourning yarı matem elbisesi, matem süresinin sonunda giyilen grili veya beyazlı elbise. half nelson (spor) boyunduruk. half note (müz.) ikilik nota, beyaz nota. half pay yanm maaş
6. açıkta bekleme maaşı. half pint bir bardaklık öIçü
7. ABD, (argo) kısa boylu adam. half seas over sarhoş. half sister üvey kız kardeş. half sole gizli pençe, yanm pençe .half time haftaym, ara
8. yanm günlük (çalışma) at half cock tetiği yan çekilmiş halde
9. çileden çıkmış halde, tepesi atmış olarak. better half eş (kadm veya erkek) by half çok fazla. cut in half, cut into halves yarıya bölmek .do a thing by halves bir işi yanm yamalak yapmak. go halves yarı yarıya böIüşmek. go off halfcocked (k.dili.) tedariksiz gitmek. have half a mind meyilli olmak. It is half past one. Saat bir buçuk. not half bad hiç de fena olmayan.

İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)

half

yarı
buçuk
(pul/içecek/bilet/vb.) yarım
yarı
yarısı
yarım
yarı
yarı yarıya
kısmen


Son arananlar: