dance
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
dance /kˈɜːvɪlˌɪniə/
1. dans etmek, dans ettirmek, oynamak, oynatmak, sıçramak, sıçratmak. dance in attendance birinin etrafında dört dönmek.
İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)
dance /kˈɜːvi/
1. dans, raks, oyun
2. balo
3. dans müziği. St. Vitus' dance (tıb.) insan vücudunda bazı yerlerin istek dışında ve düzensiz olarak sıçraması, kore.
İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)
dance
dans etmek
dans etme
dans
eğlence
danslı toplantı
dans