turklehceleri.org

blind

İngilizce—Türkçe Sözlük (FreeDict, 2017)

blind /blˈast/

1. kör, âmâ
2. anlayışsız, anlamamakta direnen
3. şuursuz, gözü kararmış
4. duygusuz
5. anlaşılması güç
6. gizli, gözden uzak
7. çıkmaz
8. körü körüne olan
9. (k.dili.) sarhoş
10. kör etmek körleştirmek
11. gözünü almak, kamaştırmak
12. perde, stor, güneşlik
13. pusu, avcıların av bekledikleri yer. blind alley çIkmaz sokak
14. neticesi ümitsiz görunen iş. blind date (k.dili.) karşı cinsten evvelce tanışmadığı bir kimse ile gezmeye gitme. blind side görmeyen gözün olduğu taraf (tek gözlülerde)
15. basiretsizlik, zaaf. blind spot (anat.) retinada optik sinirin girdiği nokta, kör nokta. blind stitch kumaşın bir veya iki tarafından görünmeyen dikiş. blindworm yılana benzeyen bacaksız bir cins kertenkele, (zool.) Anguis fragilis. the blind körler. Venetian blind jaluzi stor, jaluzi perde. blindly kör bir şekilde

İngilizce—Türkçe Sözlük (Anonim)

blind

kör
sokur
anlayışsız
kavrayışsız
dikkatsiz
düşüncesiz
denetimsiz
nedensiz
amaçsız
görünmez
kör etmek
körleştirmek
kör etmek
görmez/anlamaz hale getirmek
güneşlik
perde


Son arananlar: