atav
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
atav
1. Yığın, deste, öbek. ~ geben: ot yığını. 2. Kayış, şerit, kemer, kayış bağı. ~nu uzunu aşhı, söznü kıshası aşhı: kayışın uzunu iyi, sözün kısası iyi (a.s.).
vadetme, ithaf etme, ayırma, adını koyma. At-bet ~: kötü sıfatla anma, kusur söyleme, at ~: ad takma, cuk ~: bir şey vadetme, bir şey (vermeye) söz verme.