Sak
Türkiye Türkçesi – Tatarca Sözlük (Ganiyev, 1998)
sak
с. 1) сак, уяу; 2) сак йокылы
Özbekçe—İngilizce Sözlük (Dirks, 2005)
sak
(Persian) s. ~ yili the year of the dog (s. it yili).
Kırgızca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Yudahin)
sak
I, tetkikte bulunan, uyanık; sak bolğula: ihtiyatlı olun. gözünüzü dört açın. sak kulak it. kulağı hassas olan köpek.
II: bok-sak: çör çöp; döküntü.
III. sak saktap uktabay karap oturduk: uyumadık ve dikkatla gözetledik.
Türkmencenin Açıklamalı Sözlüğü (Kyýasowa, 2016)
sak
syp. Çendenaşa ünsli, gaty seresap, hüşgär, eserdeň. Ol ukusyna diýseň sakdy (“Edebiýat we sungat”). Gaty sak bolmasaň, ekinleri mal-garadan goramak başartmasa gerek. Sak it. Sak adam.
Karaçay-Malkarca – Türkiye Türkçesi Sözlüğü (Nevruz, 1991)
sak
uyanık, dikkatli, gözü açık, göz-kulak, tetikte. ~ adam: uyanık adam, ~kulak: kulağı tetikte olan, ~ bolmak: uyanık olmak, dikkatli olmak, göz kulak olmak, sabiylege ~ bol: çocuklara göz-kulak ol, üyge ~ bol: eve dikkat et, kesiñe ~ bol: kendine dikkat et, ~ turmak: tetikte durmak, uyanık kalmak, ~ üyüne sav barır (as.): dikkatli evine sağ gider, töben canı cardı, ~bol: alt tarafı uçurumdur, dikkatli ol.
Son arananlar:
- riş,
- həkk,
- -le,
- kontrplak,
- sui-istifadə,
- dondurucu,
- basybalyjy,
- Buyur,
- kirayəçilik,
- boyo,
- Şüşə,
- yza,
- pea,
- torsartmak,
- uluslararasi,
- fiksaj,
- sleep,
- menfur,
- estelik,
- snail,
- ingir,
- Sak