çıkğan
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
çıkğan
çıkan, çıkış, çıkmış. Mağadan ~ cer: maden çıkan yer, ~ barmağımı cerine saldı: çıkmış parmağımı yerine koydu, halknı içinden ~: halkın içinden çıkan, buday urluknu ~ı kalaydı: buğday tohumunun çıkışı nasıl, çotdan ~: zıvanadan çıkan.