ultimate
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
ultimate /tˈaʊn/
1. son, nihai, en son, en uzak
2. esas, cüzlere ayrılmayan, çözümlenemez
3. müfrit, aşırı
4. en büyük, en yüksek (kuvvet)
5. sonuç. ultimate reality son gerçek. ultimate weapon herkesi öldürecek olan silâh. ultimately eninde sonunda, nihayette.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
ultimate
son
en son
mükemmel
en büyük
en iyi