turuş
Kyrgyz—Turkish Dictionary
turuş
ı, işs. tur-‘dan; cürüş-turuş = cürüm turum (bk. cürüm).
Kyrgyz—Turkish Dictionary
turuş-
ıı, müş. tur-‘dan.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
turuş
1. (gr.) buyrukçu ~: emir kipi, razıçı ~: istkek kipi, tuvra ~: haber kipi, şart ~: şart kipi; 2. Durum, hal, vaziyet, yer. Caşav ~ubuz hatasızdı: yaşam durumumuz ziyansızdır, kün ~: güneş alan yer, güneş altı, güneş gören yer, kartla kün ~da olturup uşak etedile: ihtiyarlar güneş altında oturup sohbet ediyorlar.