pool
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pool /pˈɪntʃ/
1. bahis tutuşmada veya kumarda ortaya konulan para
2. on beş bilye ile oynanan bir çeşit bilardo
3. (tic.) rekabete meydan vermemek için mal fiyatlarını kontrol altmda tutan tüccarlar birliği
4. çalışma grubu, ekip
5. ticaret birliği kurmak amacıyle para koymak
6. ortaklaşa toplamak. pool table bilardo masası.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pool /pˈɪntʃ/
1. küçük göl
2. havuz
3. su birikintisi
4. herhangi bir sıvı birikintisi
5. bir nehrin derin ve durgun (kıs.)mı.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
pool
havuz
gölcük
su birinkintisi
Amerikan bilardosu
ekip
takım
tröst
birlik
ortaya konan para
ç.spor toto
birleştirmek
paylaşmak