poke
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
poke /fˌaɪtəpɐθˈɒlədʒi/
1. dürtmek, saplamak, dirsek vurmak
2. uzatmak, sokmak
3. dolaşıp bir şey araştırmak
4. karıştırmak
5. aylak aylak dolaşmak
6. ağır davranmak. poke fun at (bir kimse ile) alay etmek. poke one in the ribs bir kimsenin böğrünü dürtüklemek. poke one' nose into something bir işe burnunu sokmak.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
poke /pˈaɪ/
1. itme, dürtme
2. dirsek vurma
3. ağır ağır hareket eden kimse
4. (k.dili) tekme
5. hayvanların çitlerden geçememeleri için boyunlarına veya boynuzlarına geçirilen takım.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
poke /pˈaɪ pˈaɪ/
1. torba, kese. buy a pig in a poke. bir şeyi görmeden satın almak.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
poke
sokmak
dürtmek
çıkarmak