turklehceleri.org

plant

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

plant /pˈɛtɪˌəʊl/

1. bitki, ot
2. fabrika, atelye
3. bir kurumun malı olan bina veya arazi
4. demir baş
5. teçhizat
6. (argo) hile oyun, tuzak
7. şakşakçı
8. seyircilerin arasında oturup rol ya- pan oyuncu
9. hikâyede sonradan etkisini gösteren belirsiz bir kısım. plant louse yaprak biti
10. bitkilere musallat olan bit., (zool.) Chermus sensitive plant kuseğen, küstümotu, (bot.) Mimosa pudica.

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

plant /pətˈiː/

1. dikmek, ekmek
2. kurmak, tesis etmek
3. tohumlarını atmak (fikir)
4. denize balık tohumu ekmek
5. bahçe yapmak
6. mevzilendirmek
7. iskân etmek, yerleştirmek
8. (argo) aşketmek, indirmek, yapıştırmak (tokat)
9. yutturmak. plant oneself dikilmek. plant out fideleri saksı veya limonluktan çıkararak toprağa dikmek.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

plant

bitki
fabrika
demirhane
dikmek
ekmek
sıkıca yerleştirmek
(çalınan ya da yasak bir şeyi) kiminse üzerine saklayıp onu
suçlu göstermek


Last searches: