pan
Explanatory Azerbaijani Dictionary (Orucovun, 2006)
pan
[pol. pan] Polyak, habelə 1917-ci il inqilabından əvvəl ukraynalı və belorus mülkədar; zadəgan, ağa.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan /ɔːθˈɒɡɹəfi/
1. tepsi, tava
2. kefe, terazi gözü
3. maden cevherini ayırma işinde kullanllan demir tava
4. eski tüfeklerde falya tavası
5. tuzlada tava
6. kafatası
7. buzul parçası. a flash in the pan kuru gürültü, sonuç vermeyen gayret.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan /ˌɔːθəʊpˈiːdɪks/
1. (-ned, -ning) toprağı yıkayarak altın çıkarmak
2. tavada pişirmek: leğende yıkamak
3. maden cevherini yıkamak
4. (edeb.), (k. dili) tenkit etmek. pan out (A.B.D.), (k. dili) netice vermek
5. başarıya ulaşmak muvaffak olmak .
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan /ˈɔːθəptəɹə/
1. (-ned, -ning) (foto.) sinema makinasmın objektifini bir yandan öbür yana döndürmek .
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan /ˈɔːθəskˌəʊp/
1. tembul (yaprak) .
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan /ˈɔːtəlˌan/
1. (mit.) Pan (ormanlar otlaklar, sürüler ve çobanlar tanrısı)
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan /ˈɒɹɪks/
1. (bak.) panchromatic
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
pan- /ˌəʊˈɛs/
1. (önek) bütün.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
pan
tava
lavabo taşı
elek
suda yüzen ince buz
elemek
süzmek
elekle aramak
acımasızca eleştirmek
(kamerayı) sağa sola çevirmek
Uzbek—English Dictionary (Dirks, 2005)
pan
hist.: (Russian) Polish landowner; gentleman, lord, sir.
Kyrgyz—Turkish Dictionary
pan
a. sırk. fen.