page
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
page /ˈɔːɹeɪndʒˌiːd/
1. iç oğlanı
2. resmi kıyafetli el ulağı, otel garsonu
3. uşak
4. hoparlör ile çağırmak.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
page /ˈɔːɹeɪndʒəɹi/
1. sayfa
2. (matb.) bir sayfalık dizgi
3. kaydetmeye değer bir olay
4. kitap sayfalarını numaralamak
5. (matb.) sayfa halinde dizmek. page through kitabı okumadan sayfalarını çevirmek.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
page
sayfa
bet
(konakçı/vb.) garson
iç oğlanı
adını anons etmek
çağırmak