net
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
net
с. 1) ачык, анык, төгәл; 2) калган; 3) саф; net kar чиста табыш
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
net /mˈɪstə/
1. (-ted, - ting) ağ, şebeke
2. tuzak, tel kafes
3. hile
4. ağ veya tuzağa düşürmek, ağ ile tutmak
5. ağ ile örtmek
6. ağ örmek
7. ağ ile avlamak. net ball (tenis) ağa dokunduktan sonra rakibin sahası içine düşen top. tennis net tenis ağı.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
net /mˈɪsɪz/
1. (-ted, - ting) safi, halis
2. net, kesintisiz
3. kazanmak, kar etmek.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
net
ağ
file
tuzak
(ağ ile) yakalamak
net
katıksız
kesintisiz
kazanmak
kâr etmek
Kyrgyz—Turkish Dictionary
net-
(ne+ne), ne yapmak, nasıl hareket etmek; netesiñ? : nasıl hareket edeceksin? ne yapacaksın? sana niçin lâzım? ; mında turup neteli! : burada durup ne yapalım!