muddle
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
muddle /mɪsplˈeɪs/
1. karıştırmak, yüzüne gözüne bulaştırmak
2. becerememek
3. karışıklık
4. şaşkınlık, sersemlik
5. karışık şey, karmakarışık iş. muddle along veya on şöyle böyle geçinip gitmek
6. yanılmalara rağmen bir işten sıyrılıp çıkmak. muddle through ing. her şeye rağmen gemisini kurtarmak.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
muddle
karışıklık
dağınıklık
düzensizlik
karmaşa
şaşkınlık
sersemlik
(up ile) dağıtmak
karıştırmak
kafasını karıştırmak
şaşkına çevirmek