kısım
Turkish to Pure Turkish Dictionary (Kuleli, 2013)
kısım
[Köken: Arapça] Bölek, Bölüm, Kesik, Ülüş
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
kısım
I и. кисәк, өлеш, бүлек
kısımи. сөйл. уч
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
kısım
1. Baskı (zulüm, cebir)
2. Cendere
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
kısım
Türkiye Türkçesi: kısım
Azerbaycan Türkçesi: ģisim
Başkurt Türkçesi: kisäk ölöş yorkak
Kazak Türkçesi: bölik bölim üles
Kırgız Türkçesi: bölük ülüş
Özbek Türkçesi: kısm böläk
Tatar Türkçesi: kisäk öliş bülik
Türkmen Türkçesi: bȫlüm
Uygur Türkçesi: kısm
Rusça: çast' dol'a
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kısım
tazyik, tesir, baskı; kısımğa al-: sıkıştırmak, tazyik etmek; kıyın kısım kez: zor ve mudil an.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kısım
deste, bağlam, buket; avuç, sıkım; tutam. Bir kısım gokka hans: bir buket çiçek, tört ~ sohan: dört bağlam soğan; bir ~ tuz: bir avuç tuz, bir ~ şibiji: bir tutam biber, beş ~ buday : beş sıkım buğday.