kırkmak
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
kırkmak
ф. кырку, кисү, алу
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
kırkmak
Türkiye Türkçesi: kırkmak
Azerbaycan Türkçesi: gırŋmag
Başkurt Türkçesi: kırkıv yon alıv
Kazak Türkçesi: kırkuv
Kırgız Türkçesi: kırkū
Özbek Türkçesi: kırkmàk
Tatar Türkçesi: cön alu kisü
Türkmen Türkçesi: gırkmak
Uygur Türkçesi: kırkmak
Rusça: striç'
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kırkmak
tıraşlamak, tıraşetmek, tıraş yapmak, kırpmak, kesmek; kırmak, parçalamak, tokatlamak. Baş ~: kafa tıraşı yapmak, koy ~: koyun kırpmak, terekni iñiçge butakların kırkabız: ağacın ince dallarını kırpıyoruz, kırkıp koymak: kırıvermek, terezeni kırkdım da koydum: percereyi kırıverdim, tınç turmasañ celkeñi kırkarma: doğru durmazsan enseni tokatlarım.
Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)
kırkmak
kırkmak· III, 422