kemik
Turkish to Pure Turkish Dictionary (Kuleli, 2013)
kemik
[Köken: Anlam kayması] Sünük, Süyek
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
kemik
и. сөяк; kemik iliği җелек; adud kemiği кулбаш сөяге; boyun kemikleri муен умырткалары ◊ kemik atmak сөяк ташлау; kemiklerine (kemiğe) işlemek җелегенә үтү (суык һ. б.)
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
kemik
Türkiye Türkçesi: kemik
Azerbaycan Türkçesi: sümük
Başkurt Türkçesi: höyäk
Kazak Türkçesi: süyek
Kırgız Türkçesi: sȫk
Özbek Türkçesi: süyäk
Tatar Türkçesi: söyäk
Türkmen Türkçesi: süŋk
Uygur Türkçesi: üstiⱨan söŋäk süyäk
Rusça: kost'
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kemik
: bor kemik: kemik üzerindeki, yağla örtülmüş kıkırdak (ki gayet lezzetli sayılmaktadır); bor kemik kemir-: 1)kemiğin kıkırdağını kemirmek; 2) mec. büyük haz duymak, bir şeyden, zevkalmak, hoşlanmak.