kağanak
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kağanak
mükoza, sümüksü madde, kaygan madde; yeni doğan, körpe. Buzovnu kağanağı kurumağandı: buzağının üzerindeki kaygan madde kurumamış, cañı kozlağan iynek buzovunu ~ın calaydı: yeni yavrulayan inek buzağısının mükozasını (sümüksü maddesini) yalıyor; ~ sabiy: yenidoğan çocuk, ~ kozu: körpe kuzu.