kalıs
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
kalıs
1. Çekimser
Kyrgyz—Turkish Dictionary
kalıs
a. 1. kararsız: hasbî; bitaraf: tarafsız; şahsan menfaatlı olmıyan; kalıs kal- : rey vermekten istinkâf etmek; kim kalıs kaldı? : kim istinkâf etti? ; köpçülük caktap, azçılık karşı kol kötördü, kalıs kaluuçu bolğon cok: çoğunluk lehte, azınlık aleyhte rey verdi, çekinen (istinkâf eden) olmadı; 2. hakem; kalıska sal- : 1) hakemler hükmüne komak; 2) hakem olarak göstermek.
Last searches:
- selin,
- retina,
- oğurlanma,
- Jyns,
- mühazirəçi,
- oshmoq,
- qədər,
- kaldak,
- qobiz,
- gönükdirilmek,
- sc,
- səthilik,
- yükseköğrenim,
- kuta,
- taslimchi,
- aktsiyador,
- tangasochiq,
- kerk,
- Tikili,
- cəmlənmək,
- saksonya,
- kalıs