kablamak
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
kablamak
kaplamak, kılıf geçirmek; kapaklamak, yüzüstü getirmek; örtmek. Altın bıla ~: altınla kaplamak, kazannı cerge kaplap salığız: kazanı yere kapaklayarak koyunuz, paltonumu üsüme kaplap keleyim: paltomu üzerime örtüp geleyim, paltomu omuzlarıma atıp geleyim, urup bavur töbeniden kaplarma: vurup bağrının üstüne kapaklarım, vurup yere kapaklarım, eki etegin başına kaplamak(d): iki eteğini başına geçirmek, iki eteğini başına örtmek, haddini bildirmek.