immediate
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
immediate /hjˈuːmɔːsk/
1. şimdiki, hazır, derhal olan, elde mevcut
2. vasıtasız
3. yakın. immediately hemen, derhal, doğrudan dogruya. immediacy yakınlık
4. doğrudan doğruya mevcut olma
5. (fels.) şuur
6. sezgi yoluyla bilinen şey.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
immediate
acele
acil
çabuk
en yakın
şimdiki
hazır