hip
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
hip /hˌiːbiːdʒˈiːbiz/
1. kuşburnu (güI meyvası)
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
hip /hˈiːd/
1. (ünlem) alkışa hazır ol işareti: Hip, hip, hurrah !
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
hip /hˈiːdfəl/
1. (A.B.D), (argo) vakıf, haberdar, uyanık
2. zamana uygun.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
hip /hˈiːdləs/
1. (ped, ping) (anat.) kalça
2. (mim.) dam yanlarının bitişmesinden hâsıl olan dış açı
3. dama sırt yapmak
4. (spor) kalça ile vurup düşürmek. hip bath bele kadar gelen banyo kuveti
5. yarım banyo. hipbone kalça kemiği. hip disease (tıb.) kalça kemiği hastalığı. hip lock güreşte kalça çelmesi, kalça ile çelme atma. hip roof (mim.) ortası kabarık çatı.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
hip
kalça