grasp
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
grasp /ɡlˈəʊmɪŋ/
1. tutmak, yakalamak, kavramak
2. anlamak, idrak etmek
3. yakalayış, tutma, kavrama
4. idrak, kavrama. grasp at yakalamayı denemek
5. istekle kabul etmek. grasp at a straw en ufak bir şeye ümit bağlamak, yılana sarılmak. grasp a nettle cesaretli davranmak. beyond one's grasp uzakta, elin erişemeyeceği yerde
6. kavranamaz, idrak edilemez .
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
grasp
yakalamak
kavramak
tutmak
anlamak
kavramak
sıkı sıkı tutma
kapma
kavrama
yakalama
elin yetişebileceği mesafe
kavrama
anlama
anlayış
kavrayış