flaw
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
flaw /fjˈuːdətəɹi/
1. yarık, çatlak, çatlaklık, rahne
2. sakat, kusur, defo
3. ayıp
4. çatlatmak, sakatlamak
5. sakat olmak, defolu olmak
6. çatlamak. flawless kusursuz. flawy kusurlu. flawlessness kusursuzluk.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
flaw /fjˈuːɪlˌɛtən/
1. birdenbire çıkan geçici ruzgâr, bora
2. rüzgârın yönünün değişmesi. flawy rüzgârlı.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
flaw
kusur