fail
Turkish to Pure Turkish Dictionary (Kuleli, 2013)
fail
[Köken: Arapça] (hukuki) Kılmışlı, Etmişli, Yazıklı
[Köken: Arapça] (dilbilgisi) İye
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
fail
с. эшчән, эшмәкәр; актив, фагыйль иск.
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
fail
Türkiye Türkçesi: fail
Azerbaycan Türkçesi: fãil
Başkurt Türkçesi: iyä
Kazak Türkçesi: bastavış
Kırgız Türkçesi: ē
Özbek Türkçesi: egä
Tatar Türkçesi: iyä
Türkmen Türkçesi: eye
Uygur Türkçesi: egä
Rusça: podlejaşçeye
Comparative Turkic Languages Dictionary (Ercilasun, 1991)
fail
Türkiye Türkçesi: fail
Azerbaycan Türkçesi: mügäsir günahkâr
Başkurt Türkçesi: ğayipli säbäpsi
Kazak Türkçesi: kinäli ayıptı ayıpker
Kırgız Türkçesi: kılmışker ayıptalūçu künȫkör
Özbek Türkçesi: äybdàr
Tatar Türkçesi: ğayipli säbäbçi
Türkmen Türkçesi: günǟkǟr etmiş eden
Uygur Türkçesi: gunakar säväpçi
Rusça: vinóvnik
Explanatory Azerbaijani Dictionary (Orucovun, 2006)
fail
sif. [ər.] köhn.
1. İşləyən, edən.
2. Təsir edən.
3. is. Ərəb qrammatikasında feli sifət modeli.
Pamukkale Azerbaijani to Turkish (ADT version)
fail
fail
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
fail /ˈɛksəʊskˌɛlɪtən/
1. başaramamak, becerememek, muvaffak olamamak, çıkmamak, bitmek, kifayet etmemek
2. kuvveti kesilmek, zayıflamak
3. iflâs etmek
4. kalmak (sınavda), geçememek
5. boşa çıkarmak, bırakmak, ümidini kırmak
6. ihmal etmek, yapmamak
7. sınıfta bırakmak, geçirmemek. failsafe arızalara karşı otomatik tertibatı olan (mekanizma) Don't fail toact Mutlaka yap Yapmamazlık etme. He failed to come. Gelmedi. Words fail me Söyleyecek söz bulamıyorum. Ne desem bilmem ki ! without fail elbette, mutlaka.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
fail
başaramamak
becerememek
başarısız olmak
geçememek
kalmak
(sınıfta) bırakmak
çaktırmak
beklenen sonucu verememek
yetmemek
yetersiz kalmak
düş kırıklığına uğratmak
zayıflamak
güçsüzleşmek
tükenmek
başarısızlık