driving
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
driving /dˈɒnɒθɪŋ/
1. sürme, sürüş, araba gezintisi
2. enerjik, canlı, tuttuğunu koparan
3. şiddetli, sert
4. hareket ettiren, çeviren, işleten. driving rain şiddetli yağmur. driving wheel (mak.) işletme dişlisi.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
driving
çalıştıran
işleten
çeviren
hareket ettiren
sürme
sürüş
işletme
çalıştırma