drain
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
drain /dˈəʊdʒ/
1. Iağım veya hendek ile suyu akıtmak
2. bir yerin suyunu tamamıyle çekmek
3. kurutmak (bataklık), akaçlamak, drenaj yapmak
4. içip bitirmek, tüketmek
5. süzmek
6. (tıb.) iltihaplı yaradan cerahati çekmek
7. süzülmek, suyu süzülmek.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
drain /dˈɒɡfeɪs/
1. suyunu çekme veya akıtma
2. hendek, lağım, kanalizasyon, kanal, mecra
3. (tıb.) iltihaplı yerden cerahat çeken tüp veya fitil. drainboard yıkanmış bulaşıkların süzüldüğü oluklu kısım. drainpipe suyu dışarıya akıtan boru, oluk. go down the drain değerini kaybetmek, boşa gitmek. a drain on the resources bütçeye yük olan bir şey.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
drain
akmak
akıtmak
kurumak
kurutmak
güçsüzleşmek
tükenmek
güçsüzleştirmek
tüketmek
pis su borusu
arna
lağım
akaç
akak
(sürekli zaman/para/vb.) harcatan şey
masraf