cürümek
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
cürümek
yürümek, gitmek, dolaşmak, yürürlükte olmak. Ceñil ~: çabuk yürümek, işge ~: işe gitmek, cürüyalmağan kart: yürüyemeyen ihtiyar, at bıla ~: atla gitmek, sağat tüz cürüydü: saat doğru gidiyor, sürüvnü ızından ~: sürünün peşinden gitmek, söz cürüydü: söz dolaşıyor, bu adet entda cürüydü: bu adet yine yürürlüktedir, cürümegen abınmaz: yürümeyen sürçmez (a.s.), cürügen col koratır: yürüyen yol kateder (a.s.), ala birbirleri bıla cürüydüle: onlar bir birleri ile flört ediyorlar (mec.).