cumuşamak
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
cumuşamak
yumuşamak, gevşemek. Toprak cumuşağandı: toprak yumuşamış, anı eşitgeninde cumuşadı: onu duyunca yumuşadı, ariv sözge ~: güzel söze yumuşamak, cüregi cumuşadı: kalbi yumuşadı.
yumuşamak, gevşemek. Toprak cumuşağandı: toprak yumuşamış, anı eşitgeninde cumuşadı: onu duyunca yumuşadı, ariv sözge ~: güzel söze yumuşamak, cüregi cumuşadı: kalbi yumuşadı.