conjuncture
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
conjuncture /kənsˈɪnɪti/
1. çeşitli olay veya işlerin bir araya gelmesi
2. kritik durum, buhran, kriz.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
conjuncture
konjonktür
kriz
buhran
kritik durum