coal
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
coal /klˈiəɹɪŋ/
1. (. kömür haline gelinceye kadar yakmak
2. (den) kömür vermek, kömür almak. coaling station kömür ikmal limanl veya iskelesi.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
coal /klˈiəstɑːk/
1. kömür, maden kömürü
2. (çog) kor coal basket (den.) kömür çavalyesi.coal bed (jeol.) maden kömürü yatağı. coalbin kömürlük coal black simsiyah, kuzguni siyah.coal breaker (mad) kömür kırıcı. coal bunker gemi kömürlüğü. coal gas havagazı. Coal Measures (jeol.) içinde maden kömürü bulunan yerküre tabakası. coal oil gazyağı (bak.)kerosene)coalsack (astr.)samanyolundaki karanlık yer.coal scuttle kömür kovası. coal (tar.) kömür katranı. coalyard kömür deposu. brown cokl linyit. hard coal antrasit. soft coal bitüm. carry coals to Newcastle tereciye tere satmak. haul over the coals azarlamak.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
coal
kömür