turklehceleri.org

ceñ

Kyrgyz—Turkish Dictionary

ceñ-

i. yen, kol; ceñ türüp iş kil-: yenleri, kollari sivayip çalişmak; özenle çalişmak; ceñ içinen yahut ceñ uçunan: gizlice, hafiyyen: ceñ içinen bütüs: her iki tarafin rizasiyla anlaşmak (gizlice, başkalarina haber vermeden); ceñden körün-: meydana çikmak; sakli kalmamak; ceñ cuñ: kalintilar, bakiyeler, kirintilar, artiklar; bir ceñden kolçigar-: «bir yenden kol çikarmak»iyi dostça geçinmek; eteği bütölüp, cengi uzardi bk. bütöl


ii, yenmek; akilim ceñip barbadim: akil ettim de gitmedim.

Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)

ceñ

yen. Çeketni ~in kıshartıv: ceketin yenini kısaltmak.


Last searches: