cat
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
cat /kˈaɹɒti/
1. (kıs.) catalogue, catechism.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
cat /kˈaɹi/
1. kedi, (zool.) Felis domestica
2. kedigiller familyasından herhangi bir hayvan
3. dedikoducu ve kinci kadın
4. çelik çomak oyunu, bu oyunda kullanılan sopa, büyük yelkenli kotra
5. yayın balığı
6. (den.) griva palangası
7. ABD., (argo) adam, delikanlı. cat-and-dog fight kedi köpekkavgası.cat burgler duvardan tırmanarak içeri giren hırsız. cat nap şekerleme. cat' cradle sicimi parmaklara geçirerek oynanan çocuk oyunu. cat'seye aynülhir, kıymetli bir taş. cat'-foot kedi ayağı, (bot.) Antennaria neodioica. cat' meow (argo) caka satan gösterişli kimse. cat'-paw bir işe alet olan kimse
8. denizde, esen hafif rüzgâr
9. (den.) bir çeşit duğüm. civet cat misk kedisi, (zool.) Viverra civetta. Iet the cat out of the bag (k.dili) sırrı açıklamak, baklayı ağzından çıkarmak. rain cats and dogs şiddetli yağmak.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
cat
kedi
pişik
göcen
Kyrgyz—Turkish Dictionary
cat
ı, yad; yabancı; cat süylöm gram.: araya giren cümle (cümlei mutariza, proposition incidente); cat söz: araya giren kelime.
ıı, f. yâd, anma, hatıra getirme, hâfıza; catka aldı: ezberledi; cat bilet: ezberden biliyor.
ııı, 1. yatmak, uzanmak; bulunmak; ikamet etmek; üydö catat: evde yatıyor, yahut- bulunuyor, ikamet ediyor; şaarda beş gün-cattım: şehirde beş gün bulundum (ikamet ettim geçirdim); men üygö catam: ben obada (odada, evde) yatacağım (uyuyacağım);türmödö catkanda; hapishanede yattığında;2. ait olmak, taallûk etmek: ilgilenmek; mına bul törö çülükkö catabı?: buna kibarlık, zadelik (bürokrasi) denilebilir mi?; 3. catkan (çokça menfi ve beğenme manasında olarak); en yüksek derecede, son derece, catkan bir uuru: benzeri görülmiyen bir hırsız; 4. (<