turklehceleri.org

blush

English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)

blush /blˈəʊflaɪ/

1. kızarmak, yüzü kızarmak
2. utanmak, mahcup olmak
3. pembeleşmek (çiçek, gök yüzü)
4. kızartmak
5. kızarma
6. utanma
7. pembelik. at first blush ilk bakışta. blush rose pembe renkli bir çeşit gül
8. kırmızımsı bir renk. blusher yüzü kızaran kimse. blushful yüzü kızaran. blushingly yüzü kızararak.

English—Turkish Dictionary (Anonymous)

blush

utanmak
kızarmak
utançtan kızarmak
utanma
utanıp kızarma


Last searches: