bend
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
bend /bˈɛl/
1. kıvlrmak, bükmek, eğmek
2. yola getirmek (birisini), razı etmek
3. (den.) bağlamak
4. kıvrılmak, bükülmek, edilmek
5. kuvvetini bir tarafa yöneltmek bend to veya towards aklı yatmak (bir şeye)on bended knee yalvararak, diz çökmüş durumda. bendable eğilir, eğrilir, bükülür.
English—Turkish Dictionary (FreeDict, 2017)
bend /bˈɛlmˈaʊðd/
1. kıvtılma, kıvrılış, kıvrım
2. dirsek
3. kavis
4. inhina
5. dönemeç, viraj
6. (den.) bağ, düğüm.
English—Turkish Dictionary (Anonymous)
bend
eğmek
bükmek
eğilmek
bükülmek
yöneltmek
çevirmek
eğme
bükme
dönemeç
viraj
Uyghur—Turkish Dictionary (Kurban, 2016)
bend
f. Meşgul. Men bendmen – Meşgulüm.