arış
Turkish—Tatar Dictionary (Ganiyev, 1998)
arış
I и. кулның терсәктән бармак очына кадәрге өлеше
arışII и. тәртә, тәртәсыман әйбер
Pure Turkish to Turkish (Kuleli)
arış
1. Çavdar
Kyrgyz—Turkish Dictionary
arış
adım; adım atlama; arış kıskart- : yürüyüşü yavaşlatmak; arış keñit- yahut arış uzart- : adımı genişletmek; arış ker- : geniş adımlar atmak; arış sal- yahut arış şilte- : adım atmak; arışı uzun: adımı geniş olan, uzun bacaklı; tört arış (rad.) : dünyanın dört ciheti.
Karachay-Balkar—Turkish Dictionary (Nevruz, 1991)
arış
ok. Arba ~: araba oku, ~ çomaça: ok demiri (çivisi).
Index of Diwan Lughat al-Turk (TDK)
arış
eriş, dokumanın tezgâha sarılmış olan ve uzunluğuna dikine bulunan telleri, I, 61